Gezi Günlükleri: İngiltere III / Norfolk sahili

1 Ağustos, Norfolk Sahili – Bölüm: 1
Gezinin Norwich ayağının ikinci günü benim özellikle heyecanla beklediğim kısmıydı. Bir gün öncesinden otobüs ve trenler hakkında gerekli bilgileri almıştık, hedef Norfolk sahiliydi.            İngiltere’nin tren sistemi zaten harika, otobüs sistemi de fena değil. Özellikle de bu ikisinin beraber işlediği durumlarda çok kullanışlı bir ulaşım yapısından bahsetmek mümkün. Emin olun burada bahsettiğim akbil/kent kart ile aktarma yapabilmek gibi basit birşey değil. Norwich’in Turizm Ofisi’ndeki yetkiliye biraz esnek ama mümkün olduğu kadar çok yeri görebileceğimiz bir rota istediğimizi söylediğimizde bize sunduğu seçeneklerdeki çeşitliliğe ek olarak söz konusu rotalar ve kasabalar hakkında da o kadar detaylı bilgi verdi ki, ofisten çıktığımızda gezi planımız kafamızda oldukça netti. Tavsiye ettiği “Bittern One Day Ranger” bileti sayesinde gayet uygun bir fiyata hem birçok yeri birden görecektik, hem de dilediğimiz yerde otobüs değiştirebilecektik. Buna benzer bir şeyi Stansted Havaalanı’ndaki tren bileti gişesinde de yaşadık. Bize bütün bir hafta lazım olacak bileti ve rotayı söylediğimizde görevlinin ilk verdiği fiyat kişi başı £180 civarındaydı. Fakat tıpkı bir bulmaca çözer gibi farklı seçenekler ve rotalar deneyerek bize kişi başı £30 değerinde bir bilet (Rail Rover, Anglia Plus 3 days in 7) buldu. Adam o kadar işini biliyordu ki (ve söylemeden edemeyeceğim, yaptığı işten keyif aldığı da belliydi), kurduğu rota tıkır tıkır sorunsuz işledi. Bir kere daha İngiltere’deki sistematik düzenlemelere hayran kaldım.
            Velhasılı kelam (?) 1 Ağustos günü önce “Bittern One Day Ranger” biletimizi aldık ve otobüse atladık. İlk durağımız methini çok duyduğum Cromer şehriydi. Müthiş güzel bir sahili olan Cromer tam bir sahil kenti… Hani benzerlerine dünyanın dört bir yanında rastlayacağınız ama her birinin kendine özgü bir yanı olan sahil kasabalarından. Her gittiğim sahilde geleneksel olarak yaptığım şeyi elbette burada da yaptım ve paçaları sıvayıp suya girdim. Pasifik okyanusundan Melet çayına kadar bulduğu her suya dalan bu ayaklar Kuzey Denizi’nin soğuk sularına da dokunmuş oldu. Cromer İngiltere’de çok tercih edilen bir tatil yeri. Birçok aile buraya yüzmeye geliyor. Evet su oldukça soğuk ama bana mısın demiyor insanlar. Hele bir de çocuklar… suyun soğukluğu umurlarında değil. Gençler de bu civarda dalga sörfü öğreniyorlar.            Burada bir süre gezindikten ve hiç beklenmedik bir yerde oldukça iyi bir sahaf bulup kendime 50p’ye bir Freud edindikten sonra, Morston’a geçmek için yeniden otobüse bindik. Duyduğumuza göre Morston’da teknelerle tura çıkıp fok balıklarını görmek mümkünmüş. Ama maalesef oraya vardığımızda bu turların sadece sabah olduğunu öğrendik. Biz oraya öğlen vaktinde varmıştık ve sahili Cromer kadar güzel olmayan bu kasabada görecek hiçbir şey yoktu. Hatta sahil bile yoktu, çünkü yaklaşık 1-2 kilometrelik bir alan bataklıktı, sahile ulaşmak için de araç gerekiyordu. Biz de yeniden otobüse binerek Wells-next-the-sea şehrine doğru yola çıktık…

Leave a Reply

Fill in your details below or click an icon to log in:

WordPress.com Logo

You are commenting using your WordPress.com account. Log Out /  Change )

Facebook photo

You are commenting using your Facebook account. Log Out /  Change )

Connecting to %s