Okyanus

Okyanus

Timuçin Oral’a

soğuk karanlık ağır
devasa sessizlik sağır


sessizliğimde geldi
uzattı elini
eğildi kulağıma, ‘hadi’

derinliği dibin güzeldi
serindi derindi benimdi

baktı baktı, gitmedi
oturdu taşlara
eğildi kulağıma, ‘hadi’

ağırlığı dibin güzeldi
serindi derindi benimdi

ilişti kenara dokundu suya
kıyıdaydı ya yine de serindi
eğildi kulağıma, ‘hadi’

serindi derindi benimdi

baktı baktı, gitmedi
dedi anlat dağa, rüzgâra, kuytuya
hikâye de senin, ses de, soluk da

serindi, derindi, benimdi

baktı baktı, gitmedi
dayadı sırtını kayaya,
uzandı dokundu suya
dedi anlat ağaca, yamaca, bana
hikâye de senin, ses de, soluk da.

serindi derindi benimdi
belki biraz da hafifti.

Doğruldu baktı, inatla sabırla
eğildi kulağıma, ‘hadi’
Işık çarptı da
parça parça dağıldı.
Yukarıda bir dans vardı,
aşağıya kıpırtısı kaldı.

Serindi, sessizdi, benimdi.
Eğildi kulağıma, ‘hadi’

Usul usul bir fısıltı geldi
dalga dalga açıldı gerindi
serindi, kısıktı, benimdi

Doğruldu yeniden, uzattı elini
Eğildi kulağıma, ‘hadi’

Mırıl mırıl bir masal kıpırdandı
Serindi, sesti, benimdi.
Dedi, anlat burdayım:
masal senin, ses senin.

Işıl ışıl bir ay vardı
gümüşün şavkı çarptı,
serindi, hafif rüzgâr vardı.
Kıyıda soluk vardı, can vardı.
Dedim, ‘hadi!’
Ses benim, söz benim
bir masal anlattım
ezgisi senin.

Leave a Reply

Fill in your details below or click an icon to log in:

WordPress.com Logo

You are commenting using your WordPress.com account. Log Out /  Change )

Twitter picture

You are commenting using your Twitter account. Log Out /  Change )

Facebook photo

You are commenting using your Facebook account. Log Out /  Change )

Connecting to %s